İnsan Olmak

Gerçek Kişisel Gelişim

Başladığım günden beri, gerçek kişisel gelişim adına bir şeyler yazdım, yazıyorum. Esasında arif olan anlar diyerek devam edebilirdim. Lakin, devamlı okuyucum olan kardeşlerimin sorularına hürmeten, hep söyleyip durduğum bu insani gelişim nedir ne değildir açık açık yazayım da;  ağzımdaki baklayı çıkarayım artık tabiri caizse…

Bu şekilde, bugüne dek yazdıklarımın esas gayesi anlaşılır. “Hakkımda” diyerek bahsettiğim kendimden bir parçayı da gözler önüne sermiş olurum merak edenler için…

Nitekim “gerçek kişisel gelişim” insan ve insanlığın kurtuluş anahtarıdır. Yüksek farkındalık gerektirir. Sabır ve sebat gerektirir ve huzur ve saadet vadeder… Aslında mutluluğun saklı olduğu gizli yerlere işaret eder….

Yazılarımda kendini bilmek ile doğrusal ilişki kurduğum bu konuya şimdi daha sağlam temeller atmış olurum herhalde…

Zira kişisel gelişim bir iş görüşmesini başarıyla tamamlamak için edinilen tüyolar değildir. Nitekim başardığımız o iş görüşmesinden sonra icra etmemiz gerekecek işlerimiz olacak değil mi?

Yahut yöneticilikte başarı için bilmem kaç altın kural yetmez; suni kalır, çiğ kalır. İnsan ve insanlık söz konusu edilmeli haliyle…

Aile yaşamı ve sosyal çevre için de kişisel gelişimciler, ha bire altın kurallar, gizli anahtarlar uydurup cilt cilt kitaplar yazıyorlar…

Çözümler yanlış sorularla , anlamsız ve sığ konuların arasında aranıyor ne yazık ki…

Gerçek Kişisel Gelişim Eksikliği

İnsanlık bir şeylerin yanlış gittiği gerçeğine binlerce yıl önce vakıf oldu ama doğru yola varamıyor bir türlü. Kocaman Felsefe İlmi bu çabadan müteşekkil aslında. Biraz sosyoloji, biraz psikoloji ve alt disiplinleri hep bu mevzuda faaliyetteler. Eksikliği biliyoruz insanlar olarak. Çareye varamıyoruz…

Doğru düşünmek, doğru yasamak; huzurlu ve saadet içinde olmak herkes için bir hayal olarak kalıyor sadece..!  

Peki kendi kendimizle baş başa iken; kendimizi sevmek ve saygı duymak veya affetmek…

Sosyal medyada veya magazin sitelerinde devamlı kendini tanıma testleri yayınlanıyor, kendi içimizi dinleyebilmek, kendimiz ile barışık olmak, kendimizi bilmek için bu testleri cevaplıyoruz. Sonucunu okurken de “ben nasıl bir insanım acaba ” diye de, merak ediyoruz kendimizi.!?

Mutluluğun, başarının sırlarını da bu mecralarda arıyoruz. Aristotales bütün hayatıyla verememiş; instegramda “karaşah34” verecek altın sırları bize… Allah Allah…

Heyhat… Teknoloji ve dijital alan ile silah sektörünü saymaz isek , en hızlı büyüyen bilim dalı psikoloji… Okulları, uzmanları, hastaları ve hastaneleriyle.!?

Çünkü iyi değiliz tüm insanlık olarak, tek tek hepimiz mutsuz ve umutsuz zavallı varlıklarız. Emperyalizm bize kendimizi dev aynasında görmeyi öğretti…

Bilim kurgu filmlerinde ki gibi de sömürüyor. Gerçeklerden uzak tutuyor. Ve sömürüyor. Biz insanlık ise yolunda gitmeyen bir şeyler var eminiz. Ama çareyi yanlış yerlerde arayıp duruyoruz. Yaşam koçları da çok moda oldu Zira nasıl mutlu ve başarılı yaşanır bilmiyoruz…

Emperyal Dünya Bizi Avutmalı..!

Gerçek kişisel gelişimin farkında olmadığımız için  Başaramıyoruz güzel yaşamayı. İş, aile ve sosyal alanlarda aciz, suçlu, yetersiz veya en basit haliyle mahcup ve çaresiz kalıyoruz… Çoğu zaman ilişkilerimiz tatminsiz ve karşılıklı çıkarlara dayanıyor.

Emperyalist dünya tüketen insanlar istiyor. Düşünen, hisseden, fark eden ve insanlık onuru ile yasayanlar işlerine gelmiyor…Sevgi, saygı, hürmet, asalet değil..! Tüketmek, tüketmek, tüketmek ve mümkünse üretmeden, onların ürettiklerini tüketmek..! Madden ve manen…

Bu hızlı tüketenler ise hem dünyamızı ve hem de kendilerini bitiriyorlar. Ne halde olduklarının, ne yaşayıp neyden mahrum kaldıklarının ayrımına varamıyorlar. Öyleyse tanımlamaya başlayalım…

Tanımlarla Gerçek Kişisel Gelişim

İşte diyorum ki ben, hepsi bir bütün. Kişisel gelişim hayatın her anını ve her halini kapsayan, gerçek ve verimli bir kamiliyet , bir olgunluk ve bilgelik demek…

Gerçek kişisel gelişim, bizi insan yapan ihtiyaçlara sahip olmak ve değer vermek demek… Bu ihtiyaçlara ulaşmak için insani bir tavırla, insani yollar denemek demek…

Gerçek kişisel gelişim, hayvan dostlarımız ile ortak olan ihtiyaçlarımızı gidermek için , insanlık onurundan vaz geçmemek demek…

Farkında Olamamak..!

İnsanlık geçmişi, yaratılışımızın hikmetlerle dolu bir imtihan gayesi olduğuna apaçık şahittir. Bütün insanlık tarihi boyunca, nesiller bir biri ardına, gelip yaşayıp gidiyorlar… 

Her gelen yeni nesil ise bu manada hiç bir birikime sahip çıkamadan ve yaşanmışlıklara aldırmadan , cahilce ve talihsizce ve anlamsızca sıfırdan başlıyor.

Atalarından daha büyük binalar yapmak, daha yıkıcı silahlar yapmak, daha hızlı arabalar yapmak gibi konularda başarılı insanoğlu. Amma ve lakin..!

İyi, başarılı ve mutlu bir insan olmak anlamında gittikçe kötüleşiyor durum. Aileler, toplumlar ve devletler de aynı durumda haliyle.

Çünkü bizlere Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin ilk basamakları dayatılıyor. Hayvanlarla aynı ihtiyaçlar yani. Beslenme, barınma, üreme… Şeklen farklı, aslen aynı…

Nitekim insanoğlu doğru yaşamayı öğrenmemek sayesinde tekrar tekrar hatalar ve suçlar içerisinde kıvranmaktadır… İnsanlar birbirlerini ve kendilerini sevmiyor, saygı duymuyor ve hatta önemsemiyorlar.

Düşünün bir kere. İnsanlık varoluşundan buyana birbiri ile savaşıyor… Ölüm ve zulümler tarihi aslında ortak geçmişimiz.

Bunun kötü olduğunu binlerce binlerce yıldır öğrenememişiz. Öldürmenin ve türlü zulümlerin ardı arkası kesilmiyor. Hem kişisel ve hem de toplumlar bazında, birbirimizi üzüyoruz, eziyoruz, iğfal ediyoruz ve öldürüyoruz.

Uzaylılar izliyor olsa bizi, neyin peşinde bunlar diye şaşırıp kalırlardı. İşte diyorum ki yine, binlerce  yıldır sürüp gelen  bu fasit dairenin kırılacağı yer, gerçek kişisel gelişimdir.

Gerçek Kişisel Gelişim ve Hayat Pratiği

Başarılı bir iş hayatı için de, mutlu bir aile saadeti için de çare buradadır değerli okuyucum. Dünyanın bu çirkin, dehşetli ve dertli halinden kurtulması için de, yine anahtar buradadır.

Bireysel bazda düşünelim. Cinayet, tecavüz, iftira, haset, gıybet, ihanet çok kötü öyle değil mi? Tarihin hiç bir zamanında bunlar iyidir diyen cıkmış mı? Hayır! Peki tarihin hiç bir zamanında bunlar hayatımızdan eksik olmuş mu? Hayır..!

Hepimiz ve herkes yüzyıllar boyunca, bu insanlık dışı kusurları ve suçları icra ettik yaygın olarak. Evet yaptık, yapıyoruz ve yapacağız. Zira öğrenemiyoruz… Ve ne yazık ki büyük imtihanı kaybediyoruz…

Nitekim gerçek kişisel gelişimin çok uzaklarında hatta tam tersine eğitiliyoruz. Değer yargılarımız mekanik ve matematik. Çıkarlar üzerine kurulu ve ben merkezci….

İşte sır bu öğrenememek meselesinde gizli. Gerçek kişisel gelişim de bu konuyla ilintili… Öğrenebilmek, düşünebilmek, fark edebilmek, hissedebilmek… Ve bunlara gerçek dünyada yer bulabilmek… 

Fenni Bilimler alanında hep öğrendik, atalarımızın kazanımlarını, bizimkiler ile üst üste koyarak devamlı sözüm ona geliştik, modernleştik. Uzaya göz diktik. Daha güçlü silahlar yaptık. Günümüzü ve gönlümüzü ele geçiren teknolojik ve dijital devrimler yaşadık… Gururluyuz.!?

Robotlar, sanal dünyalar, yapay zekalar… Aslında bunları yapalım derken, kendimiz bunlar olduk..! Kendimizden olduk…

Neden bu gelişimi insanlığın evrensel doğruları alanında yaşayamadık peki… Neden bin yıllar boyunca bu konuda bir birikime sahip olamadık. Atalarımızdan san, şeref, haysiyet, insaniyet anlamında bir şey kalmadı mı bize..!

Tarih boyunca yaşayıp gelen insan oğlu neden  dürüstlüğün, vefanın, merhametin, şefkatin, yardımlaşmanın, dostluğun , özverinin, güzel ahlakın, sevginin ve iyiliğin tercih edilmesi gerekli güzellikler olduğunu keşfedemedi.!!

Neden kişisel ve toplumsal hayatımıza doğrular ve güzellikler hakim olamadı? Hani gelişe gelişe geliyorduk. Hani ilkellikten modernliğe yürüyorduk..?

Binlerce yıllık geçmişimiz nükleer füze ve akıllı telefon için miydi? Neden insani değerlerde yol kat edemedik.

İmtihandayız çünkü . Çünkü her doğan insan için imtihan yeniden başlıyor. Çare ise gerçek kişisel gelişimdir işte… Nitekim bu imtihanda sorular teknolojiden değil, insaniyetten çıkıyor…

İnsanın İyi ve Kötü Donanımı Default..!

Her dünyaya gelen insan iyi ve kötü yönleri ile donanımlı oluyor. İradesi ile doğruyu bulup, güzel yaşaması isteniyor… Her insan bir dünya ve hiçbiri bir biri ile aynı dünya değil.

Her İnsanın imtihanı kendisi için yazılmış özel bir içerik barındırıyor. Ve insanlar da birbirlerine hiç benzemiyor…

Tarihin en ilkel toplumlarında insanlar, birbirlerini taş atarak öldürüyordu. Biz modern çağın insanları ise kimyasal silahlarla öldürüyoruz… Onlar komşunun buğday çömleğini çalıyorlardı. Biz ise casus yazılımlarla bankadaki fonlarını boşaltıyoruz… Yok yok biraz benziyoruz…

Neden ama neden insanlık onuru anlamında gelişemiyoruz. Çünkü gerçek kişisel gelişimi başaramıyoruz…

Her yeni doğan insan, atalarının binlerce yıldır yaptığı gibi, doğruyu yanlıştan ayıramaz halde hayata sıfırdan başlıyor… İnsani değerlerden habersiz ama teknolojiye hakim…! Gemisini yürüten kaptan daim..!

Sonuç :

Bir insan gerçek kişisel gelişimi başara bilirse; hayatını mutlu ve başarılı sonuçlandırır. Aksi halde bir çoklarımız gibi; her doğan insan için yeniden başlayan imtihanı kaybediyor….

Gerçek Kişisel Gelişim Zordur:

İnsanın maddeden ayrı olan fizik ötesi varlığının farkına varması ve onu değerli kılacak üstün meziyetlerle donatmak için çabalamasıdır.

Bu azim ve sebat gerektiren kutlu yolun fanatikleri yoktur, taraftarları, fan kulüpleri yoktur. Zordur çünkü bu yolda yolcu olmak.

Devamlı iyilik peşinde olmak, hep tefekkür halinde bulunmak,  okumak, devamlı okumak, okuduğunu anlamaya, anladığını başkalarına anlatmaya çalışmak çok zordur.

İnsan tanımak bol bol. İnsan sevmek, tanışmak, paylaşmak, konuşmak… Bütün bunları rıfk ve hilm ile başarmak , başarılarınla gururlanmadan yaşamak zordur.

Her fikre her yaşam tarzına erdemli tavırlarla yaklaşmak… Her öğrendiğini akıl ve gönül filtrelerinden geçirerek doğruları herkese anlatmaya çalışmak zordur.

Paraya değer vermezken, para kazana bilmek; mevki makam sevdalısı olmadan ve tevazuyu elden bırakmadan etkin ve ilkeli yöneticiler olmak zordur.

Bu sebeplerle gerçek kişisel gelişim, Popüler kültürün bir parçası değildir ve olamaz. Hatta popüler kültürün aleyhinde bir yaşam biçimi ve  alternatifidir…. 

Bu bir ruhbanlık önerisi değildir..!

Aksine sağlıklı bir bedene sahip olmak. Başarılı bir kariyer sahibi olmak. Kazanmak ve kazandırmak için ihmal edilen şey; gerçek kişisel gelisimdir… Vesselam…

Sizinde fikrinizi almak isterim